Mart Ayı- Dert Ayı

'Güneş bulutlarların süzgecinden ışığını geçirerek ve de ateşini yolda bırakarak, gelip burnunun ucunu yakıyor. 

Küçük bir arı , haylaz bir kiraz ağacının naif dalına bir dokunup bir kaçıyor. Daldaki çiçekler , doğurgan bir kase gibi vaktini bekliyor. 


Kıvrıla Kıvrıla ilerleyen yapışık solucan minik iki parmak tarafından tutulup, süt kokulu sıcak bir mağaraya atılıyor. Bundan sonrası ise muamma...'


Haftalar sonra güneşi gördük ve neredeyse yalınayak ona koştuk. Hastalıktan bir türlü kurtulamayan yakamızı bile evde bıraktık. -Bazen çıplaklık iyidir.- Doğa uyanmış , uyku sersemliğini atmış ve işine bakmış olacak ki yeni mevsimi karşıladık. Kızım heyecanlı ve adrenalin doluydu. Başakşehir/ Onurkent  parkında edindiği Kolombiyalı ve Çinli arkadaşlarına bile şaşırmadı yeni atmosfere şaşırdığı kadar. Dokunmadım, tadını çıkardı. Tek müdahalem ağzından aldığım solucanaydı. 

Aylin oynarken düşündüm; 

Son bir ayda tam 8 doktor ile münasebetimiz oldu. Rota virüsü, grip derken hastanelere sefere çıktık, haliyle yüksek faturaları öderken feth mi ettik yoksa sömürge mi ilan edildik bilemedim.  

Bu yazımda 3 husustan bahsedeceğim, sadede geleyim; 

1- Rota virüsü aşısı olmasına rağmen bu hastalığa yakalanan kızımı hastalığı süresince 6 doktor gördü. 

A) Medipol Hastanesindeki 4 doktor:

Öncelikle kızıma doğru teşhis koydukları ve hemen müdahale ettikleri için doktorlar güvendim ancak kızıma serum verilen 6 saat içinde 4 kez doktoru değişince ve ısrarla 3 gün hastanede yatması gerektiği ağız birliği yapılmışcasına söylenince tedirgin olmaya başladım. Çaresizce hastaneye yatış yapmak üzere kayıt açtırmaya giden eşime söylenen şu cümleden sonra bu hastane skandalını yazmaya karar verdim :

'- Beyfendi; hastanemizde yatak yok, ama acilde ayakta tedavi görebilirsiniz , gecelik ücreti 750-1500₺ arasında değişir  yani normal yatak ücreti ödersiniz. '

Gecenin 2'sinde kucağımda bebeğimle yatağı dahi olmayan hastaneden çıkarken kahrolmuştum. Kızımın tahlil sonuçlarını da ancak çıkarken alabildik daha önce göstermediler. Eşimle incelediğimiZde değerlerinin referans değerlerinde olduğunu gördük ve kızımın serumuna eklenen '-yok potasyumu düşmüş, yok kalsiyum ekleyelim doktor hanım öyle uygun gördü '- tiyatrolarına nasıl kandığımızı anladık. 

Ders 1: çocuğunun tahlil sonuçlarını görmeden hastanede yatıp - yatmama kararını doktora bırakma .


Bizim Medipol'den ayrılma sebebimiz boş yatak olmamasıydı ama çocuğun sonuçlarını gecenin üçünde Semtimizdeki acil hekimine de gösterince , iyi ki bu para için hipokratın kemiklerini sızlatanların tuzağına düşmemişiz dedik ve evimize döndük . 


2) Tıp Merkezi'ndeki Devamlı Doktor: 


Aylin'in genel muayenelerini yapan BaşakTıp merkezindeki X Bey hastalığın teşhisinde ve tedavisinde en başından beri tek güvendiğimiz doktordu. Yanlız Aylin 'in serum takılacak noktaya gelmesi esnasında mesaisi bittiği için Medipol'e gitmek zorunda kalmıştık. X Bey bol ayran, yoğurt ve ev tipi diğer yöntemlerle Aylin'i rahatlattı. Genel olarak ilaca mesafeli bir tavrı vardı. Yanlız ilk muayenede kan ve gaita testi almadığı için hastalığın şiddetini anlayamadı. 


Ders 2: Doktorlara gerekli hatırlatmaları yap. 

Özel ya da devlet farketmiyor doktorların baktığı hasta sayısı çok fazla ve yanlarında kalifiye yardımcıları da genelde yok. Eksik bilgi vermeleri ya da detayları atlamaları norma, bu nedenle böyle durumlarda tahlil gerekli mi diye sormakta fayda var. Doktor istemedi demek ki gerek yok varsayımına takılmamalı. 


3) Aile Hekimi

Aile hekimimiz muhteşem teşhis ve bilgileriyle beni ihya etmeye devam ediyor. Rota virüsü sonrası üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanan Aylin 'i 2 hafta doktora götürmemek için direndim çünkü hastaneler psikolojisini olumsuz etkiledi. Birkaç gün önce öksürmeye de başlayınca evimizin yakınındaki avm'nin içindeki aile sağlığı merkezine götürdüm . Doktor Hanım Aylin'in rota virüsü atlattığını öğrenince kelimesi kelimesine şunları söyledi : 

-'İyi ki aşı olmuş, aşı olmasaydı kesin kaybederdik. '

-' Siz şimdi hazırlıklı olun, piyasada ne kadar salgın varsa yakalanacaksınız. '

-' Bağışıklığı düşmüştür alın şu incirli gıda takviyesi, şu polenli güçlendirici şu da vitamin deposu ....vs'


-'Hemen antibiyotik başlıyoruz , ciğerlerine inmiş'


Ders 3: Doktorları fazlasıyla ciddiye alma.

Kızımın hırıltısı ve öksürü olduğu doğru bu gibi durumlarda anneler ne yapacağını bilir ama doktorlardan da muayene sonucu bir tedavi duymak ister . Benim fikrim bir balgam söktücü verilmesinin yeterli olacağı yönündeydi. Ama karşımdaki de doktordu ve antibiyotikte ısrar ediyordu. Bu noktada bir anne olarak çok fazla zorlandığımı söylemem gerek. Kararı doktora bırakmak elbette ki kolay olandı. Antibiyotiği alıp eve geldim. Yanlız diğer yazdığı takviyeleri eczacımın uyarısı ile almadım. Bazı doktorların ilaç şirketleriyle olan işbirliğine kızımı ortak etmemem için iyi bir eczacımın olduğuna da ayrıca şükrettim . Antibiyotikle ilgili tüm Google sonuçlarını taradım. Eşimle, ablamla ve annemle istişare ederek ve son noktada insiyatif alarak ilacı başlamama kararı aldım. Hastalığın ciğerlerine indiğine ikna olamadım. Ne film çekilmişti ne de antibiyotik için kan değerine bakılmıştı. Kızımın iştahı yerinde, neşeli ve sakindi. Balgam söktürücüyü düzenli vermeye başladım. Kilosu %97 persentilde olduğundan da eczAcımla hem fikirdim. 

Ders 4: Her yazılan ilacı çocuğuna vermeden önce etraflıca düşün. 


Aylin doğduğundan beri 1 kez orta kulak iltihabı olduğu için antibiyotik almak zorunda kalmıştı , bir de rota virüsü öyküsünden dolayı serumla desteklendi. Bunların dışında ilaçla çok şükür ki tanışmadı. Amerika'da 2 yaş altı çocuklara antibiyotik verilmiyor gerçi onlar da 37 tane aşı olan karneleriyle sağlık skandallarının başını çekiyor. Velhasıl kelam dünyanın neresinde olursak olalım sağlıkla ilgili kararlarımızın içine dahil olmamız gerektiği ortada.  


2) Hastanelerde çocukların damar yolunu bulacak usta hemşire yok. 

Çocuğunuza müdahale edileceği zaman mümkünse yoğun bakım hemşiresi isteyin  ya da damar yolunu hemen bulabilecek birini göZünüze kestirin. Ufacık bir çocuğun hastane yaşadığı travmanın üstüne bir de beceriksiz bir sağlıkçı elimde acı çekmesinin tarifi yok. 


3) Bulaşıcı bir hastalığınız varsa lütfen karantinada kalın . 

Örneğin rota virüsünün canlı kalma süresi 6 ila 60 gün arasındadır. Bu süre boyunca temas ettiğimiz herkesin hastalığa yakalanma riski vardır . Ben Aylin'le birlikte hafif geçirdim ancak eşim de hastanede serum alacak kadar ağır geçirdi 36 saatte 5 kg verdi. Salgın virüsler kişinin bünyesinin kuvvetliyle ilgilenmezler. Herkes yakalanabilir.




Dört tarafı Dikenli tellerle çevrilmiş,  boş bir araziden asfalt yola çıkmaya uğraşmak gibi halimiz . Doktorun helal süt emmişini bulsak, hastaneye çarpıyoruz, hastaneden medet umsak, ilaçlardan şifa bulacağımıza zehirleniyoruz. Sağlık personellerinin en büyük eksiği yetersiz eğitim. Çocuklar için psikolojik ortam düşünülmemiş. Hadi biz yetişkinler neyse de sağlık skandallarına çocuk ve bebeklerin konu olmasını görmek çok acı.

Umarım bu yazı kimseye referans olmaz ama ihtiyaç halinde de belki bir ışık tutar , bir sorunuza cevap olur. 

Sağlıkla, ve baharla 🌱

Yorumlar

Popüler Yayınlar