Minimalizm Ne Değildir?
Bir sohbet ortamında konu minimalizme geldiğinde,
genelde şöyle cümleleri işitiyorum:
“Ben asla minimalist olamam.”
“Ölümlü dünya, carpe diem.”
“Canımın istediğini yapamayacaksam niye çalışıyorum,
kazanıyorum?”
Hatta daha da komiği, “Yiyin kocanızın parasını,
ikinciye kalmasın.” kıvamında esprili ve
trajikomik söylemler.
Gerçek şu ki, benim yaşam tarzı olarak benimsediğim “minimalist
felsefe” maksimalist ölçüde radikallikler içermiyor.
Radikal kelimesini severdim, fakat terör ve islamla
aynı tamamlamada telaffuz edildiğinden bu yana temkinliyim.
Eşyalarımı sayarak, her alışveriş sonunda fişleri
analiz ederek, her an harcama potansiyelimi ehlileştirmeye enerji harcayarak
yaşamıyorum.
Gün içinde kullandığım enerjimi de verimli kullanmak
için, kaliteli eylemlere bonkör, diğerlerine minimalist yaklaşıyorum.
Hala yüzlerce kitabım, kıyafet alternatiflerim, şık
sofraları hazırlayacak mutfak gereçlerim, ikinci çocuk ihtimaliyle sakladığım
eşyalarım var.
Daha da azaltmak için gayret etsem de gelecek için
ihtiyatlı olmak gibi gerçekler de var. Sadelik adına 3 Temel Yaklaşımım var:
1) Aşırılıklarım yokluğa doğru azalıyor.
İhtiyaç duyduğum eşyalar, çocuklu ve tam zamanlı bir
aileye göre düzenlendi. Sürekli seyahat halinde olan biri olsaydım daha esnek
ve hareket alanı geniş bir tarzım olabilirdi. Bu da bir bavula sığmak demekti.
Yaz tatilinde bu duruma geçiş yapabilirim belki fakat şimdilik yerleşik hayata
uygun bir azalmışlıktayım.
2) Eşyaları otomatik pilotta sorguluyorum
Herhangi bir zaman diliminde elime geçen eşyanın akıbetini
değerlendirmek için erteleme yapmıyorum. Anlık kararlarım bana hız
kazandırıyor.
“Bu eşya ile hala işim var mı?”
“Ne kadar vadede kullanabilirim?”
“Buna kimin ihtiyacı olabilir?”
gibi sorularla dağınıklığa hızlı bir toparlama
yapabiliyorum.
3) Eşyalara yüklediğim duygu ve anlamları toz alır
gibi üzerlerinden temizliyorum.
Biblolar, mektuplar, notlar, hediyelik eşyalar gibi “münferit”
sınıfına dahil olan her şeye karşı tavrım net: İzleri Ruhumda!
Benim olmadığım bir evde, sırlarımın, özellerimin,
hatıralarımın başkaları tarafından aynı itibarı görmeyeceğinin bilincindeyim.
Bana dair kayıt altına alınacak ne varsa önce beynime, sonra gerçekten elden
çıkaramayacak derecede olanları arşivimde saklıyorum.
Diğerleri ile vedalaştım ve kaç kutu yaşanmışlık yeri
açıldı hiç söylemeyeyim J
Minimalizm, benim hayatımın amacı değil, daha
sağlıklı daha keyifli ve kendi potansiyelimi daha hızlı gerçekleştirebilmeme
yer açan bir araçtır.
Minimalizm, ailemin odağı değil, ailecek
deneyimlerimizin artan kalite ve neşesine aracılık yapan bir alandır.
Minimalizm, bir takıntı değil, zihnime daha fazla
düşünme ve bilinç yaratma konusunda katkı sağlayan bir felsefedir.
Peki sizin için minimalizm nedir?
Yorumlar
Yorum Gönder